UNESCO Türkiye Millî Komisyonu
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

Duyuru

UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’in, Uluslararası Kadınlar Günü’ne Dair Mesajı

3.3.2022

Yarının toplumsal cinsiyet eşitliği bugünden başlamaktadır. Ancak şu anda eşitlik konusu halâ devam eden bir çalışmadır. Küresel salgın sürecinden önce bile cinsiyetler arasındaki farkı kapatmanın bir asır süreceği tahmin edilmekteydi. Bu durumu tersine çevirmemiz gerekmektedir.

Halâ gitmemiz gereken uzun bir yol bulunmaktadır. Dünya genelinde kadınlar erkeklerin kazandığının sadece %77’si kadar kazanmaktadır. UNESCO tahminlerine göre, kadınlar her üç araştırmacıdan sadece birini temsil etmektedir. Kadınlar, tüm arazilerin %20’sinden daha azına sahipler ve iklim değişikliği nedeniyle yerinden edilen insanların yaklaşık %80’ini oluşturmaktadırlar.

Yine de yeni bir gün doğuyor. Bugünün kadınları değişim için küresel hareketlere öncülük ediyor. İklim adaleti, basın özgürlüğü ve bilimsel ilerlemeye erişim gibi küresel meseleleri ele alıyorlar. Ve izin istemiyorlar - masada yerlerini alıyorlar.

Bu yıl, Uluslararası Kadınlar Günü’nde, daha sürdürülebilir bir yarın için konuşma cesaretleri, başkalarına ilham verme ve akranlarını harekete geçirme cesaretleri için bu yeni nesil genç kadınları alkışlamak istiyorum.

Bunlar arasında kendilerini plastik atıkları azaltmaya adamış Endonezyalı iki kız kardeş olan Melati ve Isabel Wijsen gibi genç kadınlar; engelli yerel zanaatkârlarla çalışan Ganalı bir sosyal girişimci olan Mabel Suglo ve tarihteki en büyük Arap çevre hareketlerinden birini yaratan bir deniz biyoloğu olan Bahreynli aktivist Reem Al Mealla yer almaktadır.

Daha iyi bir yarın inşa etmeye çalışırken UNESCO, Küresel Öncelikli Cinsiyet Eşitliği doğrultusunda kız çocuklarını ve kadınları güçlendirmeye devam edecektir.

COVID-19’un neden olduğu öğrenimin kesintilere uğramasını ele almak için 110’dan fazla ülkede çalışan 200 ortağa sahip olan Küresel Eğitim Koalisyonu aracılığıyla eğitim haklarının korunması amaçlanmıştır. Bu durum aynı zamanda, örneğin Doğu Afrika’daki kadın gazetecileri küresel salgın hakkında haber yapmaları için eğiterek, kadınların seslerinin duyulmasını sağlamak anlamına da gelmektedir. Hintli yapımcı ve aktör Nandita Das ile “Listen to Her” filminde başlattığımız gibi bu, cinsiyete dayalı şiddetle mücadele anlamına gelmektedir.

Bugün, tüm UNESCO Üye Devletlerini; kadınları ve kız çocuklarını güçlendirmeye yönelik çalışmaya çağırıyorum, böylece daha sürdürülebilir bir dünya inşa etme yolunda öncülük edebilirler. Kadınların fısıldama, konuşma ya da bağırma seslerinin duyulmasını hep birlikte sağlayabiliriz.

Bu yazı için https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000380732?1=null&queryId=N-59c49646-776e-4bbc-9219-e78572d262ba adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi gerçekleştirilmiştir.