Bugün, dünya çapında en yaygın insan hakları ihlallerinden biri olan kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetle karşı karşıyayız. Bu sorunun ciddiyeti küçümsenemez: Her on dakikada bir kadın veya kız çocuğu, yakın partneri veya aile üyesi tarafından öldürülüyor. Bu şiddet, hem açıkça görülebilen hem de fark edilmeden, alttan alta işleyen biçimleriyle ortaya çıkmakta; toplumlarımızda derinleşen cinsiyetçilik ve kadın düşmanlığı tarafından körüklenmektedir.
Günümüzde bu şiddet, özellikle dijital alanda kendini gösteren yeni biçimlerle karşımıza çıkmaktadır. Bu yılki Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması Günü'nde, kadınların %58'inin hâlihazırda maruz kaldığı çevrim içi şiddete odaklanıyoruz.
Dijital alanlar, benzeri görülmemiş fırsatlar sunarken, aynı zamanda cinsiyete dayalı şiddetin yaygın olduğu arenalar haline gelmiştir ve bazı kız çocukları için çevrim içi saldırılar dokuz yaşında başlamaktadır. Bu şiddet, sadece dünyanın dört bir yanındaki kadın ve kız çocuklarına zarar vermekle kalmıyor, kadınların kamusal alana katılımını sınırlayarak demokrasilerimizi de etkiliyor.
UNESCO, araştırma faaliyetleri, normatif araçlar geliştirme süreçleri ve alandaki kapsamlı programlarıyla bu şiddetin önlenmesi için çalışmaktadır. Bu kapsamda, dijital ortamlarda cinsiyet önyargısının nasıl oluştuğunu anlayabilmek üzere teknoloji ve inovasyon alanındaki eşitsizlikler üzerine araştırmalar yürütüyoruz.
Bu arada, üye devletlerimizle birlikte, 2021 Yapay Zekânın Etiğine İlişkin Tavsiye Kararımızı, ulusal politikalara entegre etmek için çalışıyoruz ve yapay zekanın geliştirilmesi ve kullanımının kadınların ve kız çocuklarının güvenliğini ve bütünlüğünü tehdit etmemesini sağlamak için çaba gösteriyoruz.
UNESCO ayrıca cinsiyete duyarlı medya okuryazarlığını destekliyor, dijital içerik üreticilerinin cinsiyete dayalı nefret söylemiyle mücadele edebilmesi için gerekli bilgi ve araçlara erişimini sağlıyor ve kadın gazeteciler ile sanatçılar için çevrimiçi güvenliği güçlendiriyor; özellikle kriz ve acil durum bağlamlarındaki kadınları gözeterek.
Bu vesileyle, cinsiyete dayalı şiddetin her türünü önleme konusundaki ortak irademizi yeniden ortaya koymalıyız. Her kadın ve kız çocuğu, hem dijital alanda hem de fiziksel tüm yaşam alanlarında özgürlük ve güvenlik hakkına sahiptir.
Bu metin https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000396533?posInSet=16&queryId=N-0c3d5037-a67d-41ba-ad3d-b6b9982c1607 adresinden alıntılanarak Türkçeleştirilmiştir.