UNESCO Öldürülen Gazeteciler Gözlemevi’nin verilerine göre, son üç buçuk yılda 300’den fazla gazeteci şiddet içeren fiziksel saldırılar sonucu hayatını kaybetmiş bulunmaktadır. Bu ölümlerin %50’den fazlası çatışma bölgelerinde meydana gelmiştir. Çatışmalar artarken ve teknoloji aracılığıyla gerçekleştirilen yeni taciz biçimleri ortaya çıkarken, dünya genelinde gazetecilere yönelik şiddet de artmaya devam etmektedir.
Ne yazık ki bu şiddet vakalarının çok büyük bir kısmı adalete taşınmamakta; hatta pek çok durumda hukuk sistemi gazetecileri daha da susturmak için bir araç hâline getirilmektedir. UNESCO’nun yakın tarihli bir çalışması, her üç avukattan birinin misilleme korkusuyla gazetecileri savunmaya yönelik davaları üstlenmeyi reddettiğini, bunun da gazetecileri kamu katılımını engellemeye yönelik stratejik davalar (SLAPP – Strategic Lawsuits Against Public Participation) dâhil asılsız ve yıldırma amaçlı davalara karşı savunmasız bıraktığını ortaya koymuştur. Medyayı itibarsızlaştırmayı ve sindirmeyi amaçlayan bu tür davalar, son beş yılda %78 oranında artış göstermiştir.
UNESCO, gazetecilerin, yolsuzluğu ifşa etmek ve dışlanmış toplulukların sesini duyurmak için olan çalışmaları dâhil olmak üzere demokratik kurumları ayakta tutma yönündeki asli rollerini güven içinde icra edebilmelerini sağlamak amacıyla her gün çalışmaktadır. UNESCO, 2006 yılından bu yana gazetecilere karşı işlenen suçları sistematik biçimde izlemekte ve son on beş yıldır Birleşmiş Milletler Gazetecilerin Güvenliği ve Cezasızlık Sorunu Eylem Planı’na öncülük etmektedir.
UNESCO, 2013’ten bu yana ifade özgürlüğü, bilgiye erişim ve gazetecilerin güvenliği konularında 160’tan fazla ülkede 36.000’den fazla hukuk profesyoneline çevrim içi eğitim imkânı sağlanmış; son dokuz yılda 15.000’den fazla baskı altındaki gazeteciye hukuki, maddi ve psikolojik destek sunmuştur.
Gazetecilere saldıran faillerin büyük ölçüde cezasız kalması yalnızca talihsiz bir istatistik değildir; aynı zamanda bu suçların faillerine, işledikleri fiillerin sonuçlarıyla yüzleşmeyecekleri yönünde bir mesaj teşkil etmektedir. Bu yıl, Uluslararası Gazetecilere Karşı İşlenen Suçların Cezasız Kalmasını Sona Erdirme Günü vesilesiyle, odağımızı kadın gazetecilere yönelik yapay zekâ destekli toplumsal cinsiyet temelli şiddete çevirerek, şiddetin yeni biçimlerine ilişkin farkındalığı artırmaya çalışmaktayız.
Bugün ve her gün, demokrasimizin temel dayanağını oluşturan gazetecilerin sesini savunmamız gerekmektedir.
Bu yazı için, https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000396533?posInSet=5&queryId=e8b4c00d-e6df-432c-9335-1649fbed62ff adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.
LINK
© UNESCO/ Juliane C. Lelarge